Navigation Menu+

Italya, Venedik

Posted on Jul 22, 2015 by in İtalya, Venedik | 1 comment

NASIL GİDİLİR ?

Öncelikle nasıl gidilmez sorusuna cevap vermek istiyorum. Türkiye’den yurtdışına ucuz uçak dendiği zaman akla gelen ilk firma açık ara Pegasus. Tur programımı hazırlarken önce Milano sonra ise Roma uçak fiyatlarına baktım. Milano’ya uçup ordan Venedik’e geçip Floransa ve Roma’dan da dönüş yapmayı planladım.

Uçak biletini alırken salaklığıma doymayayım Gidiş Geliş Roma yapınca aramayı bilet fiyatının azıcık arttığını görüp panik yapıp aldım. Sonra arkadaşımla konuşurken idrak ettim. Internet üzerinden değiştirme ücretine baktım 120 TL gibi bir rakkamdı. Bunun üzerine müşteri hizmetlerini aradım , ordaki değişiklik ücretinin ise 180 TL olduğu bilgisini aldım(Burada sanırım bileti iptal edip tekrar bilet alıyor) Neyse çok pahalı olduğunu bileti iptal edersem ne kadar ödemem gerektiğini sordum 44 lirayı duyunca iptal et dedim. Halbuki onların söylediği şey hesabıma yatacak olan paraymış. Bileti yeniden alınca Milano’ya ne mi oldu ilk hesaptaki 180 lira havaya buhar oldu :))  Pegasus’da birikmiş olan millerime oldu olan.

Siz siz olun sakın arkadaşınızın bir lafıyla harekete geçmeyin, çünkü milano biletini aldıkdan sonra farkettimki Bologna Venediğe daha da yakın :))  Özkan olm yatacak yerin YOK ! 🙂

Evet sınır kapısına geldim. Her sınır kapısında Türk vatandaşlarına oynanan iyi polis , kötü polis , nerede kalacaksın? Kaç günlüğüne geldin? Dönüş biletin var mı? Göster gibi soruları atlattıkdan sonra her zaman ilk yaptığım şey: Information Desk aramak. Information deskler’den biri kapalıydı. Diğerini ise geç gördüm. Bu yüzden ücretsiz bir WİFİ bulup tren terminaline giden otobüsün numarasını buldum. İnternette #1 olarak gözüküyor. Tam bu otobüse giderken bir yazı gördüm. Otobüs bileti gibi bir şey yazıyor. Milan üzerinden gidecek olanlar için söyleyeyim Pasaportdan çıkınca hemen solda.

Venedik’e gitmek istediğimi söyledim. Bana önce otobüsle Brecia’ya arkasından da trenle devam etmem gerektiği söylediler. Brescia için bileti aldım. 12 euroydu yanlış hatırlamıyorsam. 5 numaralı perona gidip otobüsü bekledim.

Brescia’nın içinden geçip otobüs terminalinde indim. Tren istasyonu buranın tam karşısında. Brescia’da dikkatimi çeken ilk şey evlerin sokakları ve panjurları. Gerçekten güzeller. Bir filmden fırlamış gibi.  Tren bileti için sıraya girdim ama sıra pek ilerlemedi bu yüzden şansımı kioskdan yana kullanmaya karar verdim. (Bunu yapmanızda fayda var çünkü er ya da geç durmadan bunları kullanacaksınız) 33 Euro’ya 2nci sınıf bir bilet aldım. Bazı biletlerin kullanılmadan evvel validate (onaylanması) gerekmekte. Benim anladığım kadarıyla eğer üzerinde oturma numarası yazan bir biletiniz varsa buna ihtiyacınız yok demekdir. Carretto 5( 5. vagon) 12C  gibi bir rakkam nerede oturmanız gerektiğini söylemektedir. Brescia ile Venedik arasında çok durak kalmadığı için sanırım trenin içinde bolca koltuk mevcuttu bende numaraya bakmadan rastgele bir yere oturdum. St Lucia , (son durak) a gelirken yolda üzerinde bir miktar su ve üzerinde kütük gördüm bu zaten Venedik’e yaklaştığımızın ispatıydı. Tren garından çıkınca gördüğüm manzara kelimelerle ifade edilemez. Beni çok ama çok etkiledi.

NEREDE KALINIR?

İtalya çok ucuz bir ülke değil. O yüzden kalınacak yer konusunda iki şansınız var. Ya bir durak mesafedeki Mestre’de kalabilirsiniz. Ya da benim yaptığım gibi Venediğin içinde. Venediğin içi biraz daha pahalı olacakdır mutlaka ama düşününce gel giti kafa kafaya gelceğini düşünüyorum. Ayrıcana ben bir hostel’de kaldım o yüzden ucuzdu diyebilirim. Youth Venice Hostelers Home adlı mekanda kaldım. Aslında burası doluydu aynı kişiye ait diğer bir hostele gittim. Mekan bayağı ferahtı. Şansım köpeklerden yana açıldı bu gezide. Bu hostelin sahibinin köpeği vardı. Çok süper bir şey bayağı sevdim. Her daim etrafda olmasa da köpekle alakası olmayanlar bir düşünebilirler.

Tren garından çıkar çıkmaz sizi vapurettalar karşılıyor. Bunları kullanarak yakın bir istasyona gidebilirsiniz. Ben uzak olmasına rağmen yürümeyi tercih ettim. Yalnız bunu yaparken dikkat edin. Ben ilk anın dalgınlığı ile şöyle bir giderim dedim ama malesef o kadar kolay olmadı. Grand Kanal venediği ikiye bölüyor ve buranın üzerindeki köprüyü bulmak bayağı zor. O yüzden grand kanalı geçmeyecek şekilde  program yapıp yürüyünüz. Bu yüzden uzunca yürüyüp geri gelip tekrar diğer taraftan gitmem gerekti. Sürüklemeli bavulu almadığım için çok küfür ettim.

NERELERİ GEZMELİ?

Venedik tam bir labirent, Kesinlikle kaybolacaksınız ve kaybolmalısınız da. Arada bir kaybolup , GPS e bakıp düzeltmeler yapacaksınız.

İlk görmeniz gereken yerler St Marco meydanı ve Rialto Köprüsü. St Marco meydanındaki katedrali ve hemen yakınındaki dükler sarayı (Plazzo Ducale) ise ikinci adresiniz. Dükler sarayı içinde ahlar köprüsü – (ponte dei sospiri) ‘ni de göreceksiniz.

Gezdikçe daha da büyülendim bu şehre. Bunun bir sebebi de büyük bir Assasin’s Creed fanı olmamla da alakalı. Daha evvel oynadığım bu oyun ile Venediği daha evvel gezmişim de haberim yokmuş.  Hani bazen bir yere gidersiniz de orayı bilir gibi olursunuz ya burda başka bir boyut kazandı olay. Mesela bir köşeyi dönüyorum oyundaki Da Vinci’nin evi bu diyorum, sonra burada 2 adamı kuleden atlayıp samanlıkdan çıkıp öldürmüştüm felan dedim. Harikaydı. Meydandaki kuleye de çıkabilirsiniz. En azından benim çıkmam şarttı.

Gezilecek ve görülecek daha çok yer var. Bu ana hatlı gezinti bittikden sonra geze geze kaybola kaybola yeni yerler bulacaksınız. Mesela ben kendimi Da vinci sergisinde buldum gezdim. İlginçdi ama bence biraz pahalıydı.(o sergi için en azından) Ama adam o zamanın şartlarında neleri düşünmüş ilginç dedirtti.

Gondollara binmedim ama bayağı izledim. Gondolcuların şarkı söyleyeni de var , evlerin yanlarından ayaklarıyla destekleriyle hız almaları çok güzel. Gondol ücretleri genelde 80-100 Euro civarında. Bütün gondollar siyah renkte. Bunun sebebi veba salgınında hep ölülerin gondollar ile taşındığı olduğunu okudum sağda solda ne kadar doğrudur bilmem ama gerçekten tüm gondollar siyah. Bu arada maskeler de veba salgını sırasındaki ağır ölü kokusundan kurtulmak için uzun burunlu maskeler yaptığını da bir yerlerde okudum.

Hediyelik eşya arıyorsanız Venedik Maskesi veya Murano Camı iyi bir seçim olabilir. Maske almak için ilk gördüğünüze atlamayın derim şehrin her yerinde maskeci var dolaşın biraz. Sonra kararınızı verin derim.Eğer vaktiniz varsa Murano adasına gidip gezebilir, orda yapılan işçiliği de canlı canlı görebilirsiniz. Hediyelik eşya konusunda bir de dikkatimi çeken Tüyden kalemler ve deriden yapılmış güzel not almak için günlük tadında eserler gördüm. 

NE YENİR? NE İÇİLİR?

İtalya’da ne yenir diye soruyorsanız cevap çok net. Pizza, Lazanya, Makarna, Tiramisu ve Dondurma. Aslına bakarsanız her bulduğunuz yerde deneyin derim bunları. Ama bir kaç yeri kesinlikle önermem şart.

Venediğe gelip de muhteşem makarnanın tadına bakmanız lazım. Bunun için adresiniz : Dal Moro’s .  O kadar iyiydi ki aynı gün içinde 2 kere yedim.

Venedik’de Tiramisunun adresi : I TRE MERCANTI , muhteşem! İtalyada yediğim en iyi Tiramusu burdaydı. Hemde nasıl yapıldığını da gözlemleyebilirsiniz.

Meydan’da müzik eşliğinde kahve içebilirsiniz, fakat bu mekanlarda ekstra bir cover fee denilen uygulama mevcut. İtalya’da bir çok yerde bu uygulamanın olduğunu görebilirsiniz. Bunların içinde en önemlilerinden biri florian.

Spritz adındaki içkiyi deniyebilirsiniz. Ben daha evvel Litvanya’da denediğim için pek bulaşmadım şahsen.

Bu arada şehirde özellikle suyu pahalı buldum. Eğer tren garından sola doğru yürürseniz bir süper market göreceksiniz. Markette dışarda 3 Euroya satılan büyük su 0.24 Euro civarında.

GECE HAYATI

Çok fazla bir gece hayatı olduğunu söylersem yalan olur. İtalya genelinde zaten böyle bir problem var. Bütün mekanlar restoran gibi, yemek içki, muhabbet içki tadında bizdeki gibi değil.

Ben Devil’s Forest Pub’ a gittim. Eski dostum Kilkenny ordaydı biraz içtim kendisinden 🙂

DÖNÜŞ

Dönüş rotasını Floransa’dan yaptım. Dönmeden bir gün evvel dolaşırken bilet bakmaya uğradim. Biletlerin biraz tükenmeye başladığını hissettiğimden son güne bırakmadan biletimi bir gün öncesinden aldım. Sıradaki durak Floransa ! Rönesans’ın Başkenti.

 

 

1 Comment

  1. benim yatacak yerim var , sana orası daha mi iyi olur dedim arastirmadan almisin 🙂

Download mp3